Orhan Veli'nin Bazı Fotoğrafları

Orhan Veli'nin Bazı Fotoğrafları

30 Aralık 2011 Cuma

BURUNSUZ GALİP İLE MONTÖR SABRİ


BURUNSUZ GALİP İLE MONTÖR SABRİ

İngilizce'nin yanı sıra teknik İngilizce de bildiği için o yıllarda el üstünde tutulan Galip makine mühendisliğine kadar gidememiş, hayata atılmıştır. Orhan Veli'nin asker arkadaşıdır ve bu sırada Kürt Mehmet meyhanesinin adını sık sık duymuştur. Ankara'da iş bulduktan sonra soluğu burada alır. Mehmed Kemal'e göre sessizce gelir, masaların ucuna ilişir, gözleri ve sessizliğiyle dinlerdi. Hatta lafa karışmadığı için de dinlemediği sanılırdı. Bütün özelliği Orhan Veli'nin arkadaşı olmaktan ibaretti. Birisine "Galip?" diye sorulsa "hangi Galip?" denirdi. "Orhan'ın arkadaşı" olarak anılırdı. Zamanla isimler aranır O'na. Amerikan Galip, Sarhoş Galip, Burunsuz Galip... Burunsuz Galip aşağı Burunsuz Galip yukarı olur sonunda.
Kendisinden arkadaşları hakkında bilgi isteyen polise "ben namussuz muyum? Ben arkadaşlarımı satar mıyım?" diyen Burunsuz Galip polis tarafından fişlenir ve Komünist Galip olur. Bu yüzden iş bulamayacak hale gelir.
Arkadaşı Burunsuz Galip'i şiirlendirmeyen Orhan Veli, şiirlerinde sık sık halktan insanlara rol verir. Örneğin:
Kimimiz Ahmet Bey,
Kimimiz Ahmet Efendi;
Ya Ahmet Ağayla Ahmet Beyefendi?
ya da:
Ne tuhaftır Ali Rıza ile
Ahmedin hikayesi!
Biri köyde oturur,
Biri şehirde
Ve her sabah
Şehirdeki köye gider,
Köydeki şehire.
Bir de Montör Sabri vardır. Melih Cevdet bu şiir için şunları söylüyor:
"Orhan Veli, fakir fukara ile, boyacılarla, garsonlarla, işçilerle gerçekten dostluk ederdi. Harpten önce bir gün fakir bir işçi ile tanışmıştık: Montör Sabri. Sarhoştu, koltuğunda iki okka ekmek vardı. Boyuna evine geç kaldığından bahsediyor, ama bir türlü evinin yolunu tutamıyordu. Ertesi gün Orhan 'Montör Sabri' şiirini yazdı. Geçen yıl Orhan'ı bir lokantada gördüm. Yanında ayağı kesik bir adam vardı. Tatlı bir muhabbete dalmışlardı. Orhan beni görünce Montör Sabri'yi tanımadın mı? dedi."
Mehmet Kemal de anılarına alır Montör Sabri'yi ama, bu da Orhan Veli'nin şiiri sayesindedir:
"Montör Sabri'yi o yıllarda Kürdün Meyhanesi'ne giden bütün sanatçılar tanırdı. Orta boylu, kumrala çalan saçlı, göçmen görünümünde bir işçiydi. İmalat-ı Harbiye fabrikalarında montördü. Meyhaneye gelir, geç saatlere kadar içer, sarhoş olur giderdi. Bazen de yine barların bulunduğu caddede geç saatlerde koltuğunun altında eve götüreceği nevalesi ya da ekmeğiyle görünürdü. Montör Sabri'yi hepimiz tanırdık ama, şiirini adıyla sanıyla Orhan Veli yazdı."
İşte Montör Sabri:
Montör Sabri ile
Daima geceleyin
Ve daima sokakta
Ve daima sarhoş konuşuruz.
O her seferinde,
<<Eve geç kaldım>> diyor.
Ve her seferinde
Kolunda iki okka ekmek.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder